Kıl Dönmesi Ameliyatı, Mikro Sinüsektomi ile Daha Pratik

Mevcut kıl dönmesi ameliyatlarına ek olarak, bende uygulanışı daha kolay, hasta açısından daha fazla avantaj sağladığını düşündüğüm Mikro Sinüsektomi yöntemini geliştirdim.

Mikro Sinüsektomi uygulayan doktor ve hastane sayısında sürekli artış olduğunu görmek bir doktor için tarifi mümkün olmayan mutluluk kaynağı diyebilirim.

Bu yazıda siz değerli hastalarımız ve aynı zamanda bu tekniği öğrenmek, uygulamak isteyen doktor arkadaşlarımız için Mikro Sinüsektomi yönteminin detayları, yapılışı ve diğer yöntemlere olan üstünlüğü kıyaslanarak ortaya konacaktır.

Mikro Sinüsektomi Nedir?

Mikro küçük ya da en küçük kesi anlamına gelmektedir. Sinüsektomi ise cilt altında biriken kıl yumağının çıkarılmasını ifade etmektedir. Yöntemin mantığı: En küçük kesi ile kıl yumağını çıkarmak şeklinde belirtilebilir.

Kıl dönmesi tedavisinde uygulanışı halen devam eden yaklaşık 15 farklı ameliyat yöntemi (Bascom, Karydakis, Flap, Primer, Fenol, Açık bırakma) bulunmaktadır. Bunlarda yapılan kesi bazen 30-40 cm düzeyinde olmaktadır. Yapılan kesinin büyük bir bölümü, sağlıklı dokunun da gereksiz şekilde kesilmesi demektir. (1). (2).

Mikro sinüsektomi uygulamasında ise kesi oranı 1-2 cm düzeyinde olmakta; Çünkü sadece kılların giriş deliği ve varsa iltihap çıkış deliği kesilerek işlem yapılır. Gereksiz şekilde ikisini kapsayacak kocaman bir kesi yapılmaz.

Mikro Sinüsektomi Üstünlükleri Nelerdir?

• 5 Dakika İçinde Yapılır: Ameliyathane gerektirmeyen bu yöntemde klinik ve hatta doktor muayenehanesi bile işlem için uygundur. İşlem öncesi bölgesel uyuşturma ile 5 dakika gibi kısa sürede yapılmaktadır.

• Hastanede Yatmak Gerekmez: Kısa sürede yapıldığı gibi sosyal ve iş hayatınıza anında dönersiniz. Ameliyat sonrası 5-10 dakika dinlenme ve kontrol sonrasında sizi evinize, işinize ya da okulunuza gönderiyoruz. Hastanede yatmaz gerekmez.

• Pansuman Yapmak Zorunda Değilsiniz: Diğer yöntemlerde kesinin büyük olması nedeniyle günlerce bazen aylarca pansuman yapmak gerekir. Mikro sinüsektomi ameliyatı sonrasında ise hiç bir zaman pansuman yapmak gerekmez. Çünkü kesi küçük ve dikişler gizli dediğimiz estetik dikiş ile yapılır.

• Tekrarlama Riski Yok Denecek Orandadır: Kıl dönmesi ameliyatlarında can sıkıcı hususlardan birisi tekrarlama riskidir. Mikro sinüsektomi ile yapılan ameliyatlarda cilt gerginliği en alt düzeyde oluşur. Bu nedenle tekrarlama riski %3 gibi oldukça düşüktür.

• Diğer yöntemlerde ise tekrarlama riski primer kapatma %40 fenol uygulamasında ise %70 gibi yüksek düzeyde olmaktadır. (3).

• Fiyatı Son Derece Ekonomiktir: En güzel yönlerinden biri de ücretinin çok ekonomik oluşu denilebilir. Ameliyathane, narkoz, hastanede yatma vs gerektirmediği için bir sürü gereksiz ücretlendirme ile karşılaşmazsınız. SGK güvenceniz varsa ayrıca %50 daha az ödeme yaparsınız.

Kıl Dönmesi (Pilonidal Sinüs) Nedir, Nasıl Oluşur?

Ameliyatın uygulanış şekline aktarmadan önce kıl dönmesi hastalığının yapısı (anatomisi) hakkında bilgi vermek istiyorum. Böylece ameliyatın mantığını daha net anlama imkanı bulabiliriz.

Kıl dönmesi büyük ölçüde kuyruk sokumu bölgesinde görülmektedir. Ayrıca göbek deliği ve berberlik mesleğini icra edenlerin parmaklarında da oluşabilmektedir.

Kuyruk sokumunda kıl dönmesinin nedeni saç, vücudumuzdaki kılların cildi delerek deri altına girmesi ile oluşur. Bu nedenle kuyruk sokumu bölgesinde kılların giriş için kullandığı bir ya da birden fazla giriş deliği olabilir.

Sorun uzun zamandır var olması halinde giriş deliklerine ek olarak bir de çıkış deliği dediğimiz, iltihabın aktığı bir delik oluşabilir. Resim 1. de anlatmak istediğim hususu görebilirsiniz. (4).

Çıkış deliğinin neden oluştuğunu biraz irdeleyelim. Cilt altına giren kılları vücut yabancı madde olarak algıladığı için onları zar ile kaplamaktadır. Böylece çevre dokuya zarar veremez.

Etrafını zar ile çevirdiği kılları yok etmek için sıvı salgılamaktadır. Bu sıvı aynı zamanda vücuttan dışarı atılması gerekir. Yine kılların giriş deliklerini kullanarak dışarı akar. Bu da makatta akıntıya neden olan bir etkendir. Kullandığı delik tıkanması halinde farklı bir noktadan çıkış deliği oluşturarak akmaya devam eder. İltihaplanması halinde ağrı, ateş, bölgede kızarıklık oluşur.

Çıkış deliği her hastada olacak diye bir şey yoktur. Ama giriş delikleri her kıl dönmesi hastasında bir ya da birden fazla olabilir.

Mikro Sinüsektomi Ameliyatı Nasıl Yapılır?

Hastalığı tanıdığımıza göre şimdi mikro sinüsektomi ameliyatının yapılışına geçebiliriz. Ameliyatın mantığı giriş delikleri ile birlikte cilt altında biriken kılları, onları saran kapsülü ile birlikte çıkarmaktır. Aynı şekilde varsa ki çıkış deliğini de almak gerekir. (5). Şimdi dilerseniz hazırladığımız videolar ile mikro sinüsektomi yapılışını izleyelim.

Lütfen dikkat! Aşağıda yer alan videolar gerçek ameliyat esnasında herhangi bir sansürleme olmadan çekilmiş ve yayınlanmaktadır. Görüntüler biraz korku verici olabilir.

Bu nedenle ameliyat kişiden kişiye göre değişir. Kişi de sadece giriş deliği varsa giriş deliklerini kapsayan küçük bir kesi yapılarak kıllar kapsülü ile çıkarılır. Giriş delikleri bir birine uzak 2 farklı noktada ise bu sefer 2 farklı noktada küçük kesi yapılarak çıkarılır. Belirtmiş olduğum hususu aşağıda yer alan videoda daha net göreceksiniz.

Hem giriş hem de çıkış deliği olan kıl dönmesi hastalarında ise giriş deliklerinde küçük bir kesi, yine aynı şekilde çıkış deliğinin olduğu yerden de küçük bir kesi yapılır. Çıkış deliğinin oradan deri altına girerek sinüs ile çıkış deliği arasında oluşan kanal çıkarılmaktadır. Böylece hem kıl dönmesi kapsülü ile birlikte çıkarılır. Hem de akıntıya neden olan kanal çıkarılmış olur.

Videoda da gördüğünüz gibi işlem en fazla 3-4 dakika sürmektedir. İşlem sonrası derin doku ve kesilen alan gizli dikiş dediğimiz, estetik dikişler ile dikilmektedir.

Mikro Sinüsektomi Fiyatı Ne Kadar?

Öncelikle uygulayan hastane ve doktorlara göre fiyatların değiştiğini belirtmek gerekir. Muayene için ücret alınmamaktadır. Mikro sinüsektomi hakkında daha fazla bilgi ve randevu almak için aşağıda yer alan WhatsApp numarasından bize yazabilirsiniz.

REFERANSLAR

2. Allen‐Mersh, T. G. (1990). Pilonidal sinus: finding the right track for treatment. British Journal of Surgery, 77(2), 123-132.

3. Uçar, A. D., Cartı, E. B., Oymacı, E., Sarı, E., Yakan, S., Yıldırım, M., & Erkan, N. (2016). Recurrent pilonidal disease surgery: Is it second primary or reoperative surgery?. Turkish Journal of Surgery/Ulusal cerrahi dergisi, 32(3), 162.

4. Søndenaa, K., Andersen, E., Nesvik, I., & Søreide, J. A. (1995). Patient characteristics and symptoms in chronic pilonidal sinus disease. International journal of colorectal disease, 10(1), 39-42.

5. Urgancı, A. U., Oymacı, E., Engin, Ö., & Akıncılar, E. Comparing Limberg Flap Technique and Phenol Treatment Methods in Treatment of Pilonidal Disease Pilonidal Hastalık Tedavisinde Lımberg Flep Tekniği ve Fenol Tedavisi Yöntemlerinin Karşılaştırılması.

Op. Dr. Atilla Kaya

Merhabalar ben Atilla Kaya, genel cerrahi ve medikal estetik uzmanı olarak İstanbul Bakırköy’de hasta kabulüne devam ediyorum. Tıp eğitimim 1980-1986 yılları arasında Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi, uzmanlık eğitimimi ise İstanbul Eğitim Araştırma Hastanesinde tamamladım. Proktoloji alanında binlerce ameliyat tecrübem bulunmaktadır.